Böbrek taşı ürolojinin en yaygın hastalıklarından biridir. Böbrek taşı belirtisi ağrıdır ve böbrek bölgesinde böğür ağrısı şeklinde görülür.
Tüm yaş gurupları dikkate alındığında yaklaşık böbrek taşları %15 oranında görülür yani yaklaşık 7 kişiden birinde mevcuttur.
Eğer böbrek içinde tıkanıklık oluşturdu ise çok ciddi ağrılara, bulantı kusmalara neden olur ve tedavisi aciliyet gerektirebilir.
bobrek tasi nedir
Sıcak iklimlerde yaşayanlarda çok daha yaygındır. Batı toplumunda daha az doğu toplumunda daha sık görülür. Ancak batı toplumundaki batı diyetinde ve yaşam tarzında değişiklikler nedeniyle gelecekte daha fazla böbrek taşı hastalığı olması muhtemeldir.
Erkeklerde kadınlara göre 3 kat daha sık görülür.
Böbrek Taşı Nedir?
Böbreklerin toplayıcı sisteminde oluşan sert, katı bir kütledir. Böbrek taşı bilinen en eski hastalıklardan birisi olmasına rağmen nedeni kesin olarak bilinmemektedir.
İdrarda mineraller ve asit tuzları vardır ve bunlar denge halindedir. Bu dengenin bozulmasına bağlı oluşabilir.
Böbrek Taşı Nasıl Düşer?
Oluşan böbrek taşların bir çoğu idrarla atılabilmektedir. Ancak bazen böbrekte kalır ve büyüyerek böbrek taşlarını oluşturmuş olur.
Böbrek Taşı Nedenleri Nelerdir?
Yukarıda da söylediğimiz gibi böbrek taşlarının kesin nedeni halen bilinmemektedir. Ancak birçok faktör sorumlu tutulmaktadır. Her birey yaşamı boyunca böbrek taşı geliştirebilir.
Vücudunuzun idrar üretme biçiminde bir dengesizlik varsa, taşlar oluşabilir. Bu durum ne kadar su içtiğinize ve idrarımız da taş gelişimini başlatan maddeler olup olmadığına bağlı olabilir.
Taşların gelişiminden başka faktörlerde sorumlu tutulmaktadır. Ailede taş hastalığının olması, idrar yolu infeksiyonları, üreterde de doğuştan veya sonradan olan darlıklar, üreterin böbrek çıkışı darlığı, idrar kesesine giriş darlığı, medüller sünger böbrek, vezikoüreteral reflü, üreterosel, at nalı böbrek, polikistik böbrek gibi nedenler taş oluşumundan sorumlu olabilmektedir.
Ayrıca hiperparatroidizm, sarkoidoz, gastrointestinal hastalıklar taş oluşum sebebidir.
Böbrek Taşı Hastalığının Belirtileri Nelerdir?
Böbrek taşı belirtisi ağrıdır ve genellikle böbrek bölgesinde tutulduğu tarafta yan ağrısı yani böğür ağrısı şeklinde de kendini gösterir.
Taş böbrek içinde herhangi bir tıkanıklığa neden olmadı ise ve infeksiyon da yok ise hiçbir belirti vermeden büyüyebilir.
Ne zaman idrar sistemini tıkadı o zaman hem infeksiyon başlar hem de çok şiddetli ağrıya neden olur. Bulantı, kusma, ateşlenme, idrarda kanama, yanma gibi ek belirtilerde olabilir.
Teşhis
Tanı koymak için öncelikle geçirdiği hastalıklar, geçirdiği ameliyatlar, mevcut ilave hastalıklarını içeren tıbbi geçmiş alınır ve ayrıntılı fizik muayene yapılır.
Sonra belirtilerin nedenine yönelik idrar-kan tahlili, ultrason, röntgen gereğinde bilgisayarlı tomografi gibi testler yapılır. Tüm bu değerlendirmelerin sonunda böbrek taşı teşhisi konulur ve tedavi yöntemi belirlenir. İdrar tahlilinde kanamanın ya da iltihabın olması bize taş hastalığı açısından ipucu verir.
Röntgende taşların çoğu görülebilir ancak bazı taşlar görülmez. Ultrasonografi hem taşın böbreğe zararını değerlendirme bakımından hem de taşın boyutunu tespit etme bakımından önemlidir.
Bilgisayarlı tomografi hem taşları hem yerini hem de komşu organlarla ilişkileri açısından çok önemlidir ve tanı değeri en yüksektir.
Dezavantajı radyasyon içermesidir ki bu nedenle 40 yaş altı mümkün olduğu kadar zorunlu değil ise tomografi çektirmemeye çalışırız.
Hangi Hastalara Taş Analizi Yapılmalı?
bobrek-tasi-teshis
Böbrekte oluşan taş tek, küçük, ilk kez tespit edilmiş ise tedavi edildikten ya da düşürüldükten sonra taş analizi gerekmeyebilir.
Bu durumda günlük sıvı miktarını artırmak taşların yeniden oluşumunu geciktirebilir ya da engelleyebilir. Ancak, taşların tekrarlaması, birden fazla taşın olması, iki böbrekte de taşların tespit edilmesi, çocuk hastalarda taş olması durumunda taş elimizde mevcut ise bu taşın cinsini belirlemek gerekir.
Cinsine göre gerekli tedaviler verilerek taşların tekrarlaması engellenebilir. Ayrıca altta yatan böbrek hastalığı,metabolik hastalık, hiperparatroidi gibi durumlar var ise mutlaka tespit edlip tedavisi yapılmalıdır.
Hiperparatroidide kan ve idrar kalsiyumu yüksek olduğu için taş oluşumu artar. Taş analizine ilaveten bu hastalarda metabolik değerlendirme de yapılmalıdır. 24 saatlik idrar analizi, kan kalsiyum, parathormon, idrarda okzalat, kalsiyum, kreatinin vs bakılmalıdır.
Böbrek Taşları Nasıl Tedavi Edilir?
Böbrek taşı tespiti edildi ise taşın büyüklüğü, yeri, sayısı, tipi hatta hastanın yaşı bu taşa nasıl yaklaşacağımıza karar vermemize neden olur.
Bir cm’nin üzerindeki taşların kendiliğinden düşmesi zordur ve tespit edildiğinde hastanın yaşı uygun ise tedavi edilmesi gerekir.
Böbrek taşı tedavisi yapılırken asıl amaç hastayı taşsız bırakmak ve sonra asıl önemlisi yeni taş oluşumunu engellemektir.
Taşlar küçük yani 5 mm’nin altında idrar yolunun herhangi bir yerinde tıkanıklık oluşturmamış ise sıvı alımını artırmak ve taşların 4-6 hafta içinde düşmesini beklemek doğru bir yöntemdir.
Taşlar 5-10 mm arasında ise sıvı artırarak ve ilaç tedavisi veilerek düşürülebilir ancak böbrekten çıkıp idrar yolunun herhangi bir seviyesini tıkayabilir. Bu durumda cerrahi gerekebilir.
Bu nedenle yakından takip edilmelidir. Taşlar 1 cm’nin üzerinde ise cerrahi tedavi ya da şok dalgalarıyla taş kırma (ESWL) gereklidir.
Taşlar 2 cm’nin üzerinde ise sadece cerrahi tedavi ile taşlar bitirilebilir. Taşlar 1-2 cm arasında ise ESWL (Ekstrakorporeal şok dalga littripsi), flexibl ureterorenoskopiU(RS), peruktan nefrolitotomi (PNL) sırasıyla biri tercih edilir.
Taşlar 2 cm ‘nin üzerinde ise PNL ilk tercih olmalıdır. Açık cerrahi son on yılda hemen hemen terkedilmiştir. Ancak seçilmiş hastalarda nadiren uygulanabilmektedir. Laparoskopik taş tedavisi gene seçilmiş hastalarda yapılabilmektedir.
Taş Tekrarının Önlenmesi Için Ne Yapılmalı?
Böbrek taşı olan hastaların bazıları gelecekte daha fazla taş oluşturabilir. Taş düşürüldükten veya çıkarıldıktan sonra, nüks riskinin olup olmadığı belirlenmelidir. Bunu yapmak için taşı analiz etmek gerekir. Nüks riski düşük ise, başka bir taş oluşturma riskini azaltmak için genel yaşam tarzı değişiklikleri yeterli olacaktır.
Eğer yüksek bir nüks riskiniz varsa , metabolik değerlendirme denilen bir dizi spesifik kan ve idrar testi yapılır böbrek taşları için metabolik değerlendirme ). Test sonuçlarına bağlı olarak, önleyici tedbirler veya ileri testler önerilir. Bunlar;
1. Daha Fazla Sıvı Alımı
Her gün 2,5 ila 3 litre su gün boyu eşit olarak tüketilmeli
Su veya süt gibi pH nötr içecekler seçilmeli
Her gün 2 ila 2,5 litre olmalı idrar çıkışı olmalı
İdrar rengi açık sarı olmalı
Eğer sıcak bir iklimde yaşanıyorsa ya da ağır ekzersiz yapılıyorsa kaybedilen sıvı dengelenmelidir.
5
2. Diyeti Ayarlama
Kişilerin bireysel durumuna bağlı olarak, diyet ayarlaması tavsiye edebilir.
Dengeli ve çeşitli diyetler,
Vitamin takviyelerinin aşırı tüketiminden kaçınılmalı,
Bolca fazla sebze, lif ve meyve (özellikle turunçgiller) yenilmeli,
Yumurta, mercimek, beyaz pirinç, soyulmuş elma, üzüm, karnabahar, kabak gibi oksalatı az yiyecekler yenmeli,
2
-Diyette yeterli miktarda kalsiyum bulundurulmalı (günde yaklaşık 1000 miligram). Bununla birlikte, kalsiyum takviyelerine dikkat etmek gerekir
-Diyetinizdeki tuz miktarını azaltın (günde 3 ila 5 gram)
-Çok fazla hayvan proteini, özellikle genç hayvanlardan et yenmemeli. Bunun yerine, örneğin
avokado, karnabahar veya bezelyede bulunan daha fazla bitkisel protein yenilmeli.
-Sağlıklı bir kilo verin (vücut kitle indeksi 18-25 kg / m2 arasında olmalıdır)
3
3. Yaşam Tarzı Değişikliği
Sağlıklı bir yaşam tarzını benimsemek her zaman iyi bir fikirdir.
-Haftada 2 veya 3 kez egzersiz yapılmalı
-Stresten kaçınılmalı
Üreter taşı, üreterde görülen sert kitlelere denir. Üreter taşı tanısı için hastanın tıbbi geçmişi alınır ve ayrıntılı incelenir.
Üreterler her iki böbreğin toplayıcı sisteminin çıkışından idrar kesesine kadar gelen erişkinlerde yaklaşık 25-28 cm uzunluğunda idrarın böbrekten mesaneye taşınmasını sağlayan organımızdır.
Üreterin 3 yerde darlığı vardır ve taşlar genelde bu darlıklarda takılır. Birincisi böbreğin hemen çıkışında ikincisi büyük damarları çaprazladığı yerde, üçüncüsü ise mesaneye yani idrar kesesine girdiği yerdedir.
Üreterde genelde taş oluşmaz ancak böbrekte oluşan taşlar üretere gelir ve yukarıda bahsettiğimiz darlıklara takılır. Ancak taşlar üreterde uzun süre kalır ise büyüklükleri artabilir. Üreterde 4 mm nin altındaki küçük taşlar genellikle anatomik bir bozukluk yoksa kendiliğinden düşebilir.
Bir cm nin altındaki taşlar üreter de anormallik yoksa teorik olarak düşme potansiyeline sahiptir. Ancak idrar geçişini engelleyerek tıkanıklığa yol açtı ise acil olarak tedavi edilmesi gerekir. Aksi takdirde üreter taşının yukarı kısmında ve böbrekte idrar birikir, genişlemelere neden olur. Tedavi edilmez ise böbrek yetmezliği gelişir.
Üreter taşları 3 nedenle acildir. Birincisi idar akımına engel olur. Hem üreterin üst kısmı hem de böbrekte genişlemeye neden olarak böbrekte yetmezlik gelişebilir.
İkincisi idrar yolu tıkanıklığına bağlı infeksiyon gelişir ve bu da piyelonefrite bağlı böbrek yetmezliği yapabilir. Üçüncüsü ise çok ağrılıdır. En şiddetli ağrılardan birisidir. Dayanılması zor ağrılar olarak tariflenir.
Üreter taşlarının en önemli belirtisi ağrıdır. Taşın yerine göre ağrının yeri değişebilir. Genellikle karın ağrısı şeklinde başlar sonra hangi tarafta ise o tarafa doğru kendini belli etmeye başlar. Ağrının karakteri yavaş başlar giderek şiddetlenir ve dayanılmaz bir hal alır sonra giderek yavaşlar ve sonra tekrar aynı şekilde tekrarlar. Bu tip ağrıya kolik ağrı diyoruz.
Tıbbi adı da renal yani böbrek koliğidir. Bunun nedeni üreter borucuklarından geçen idrarı üreterler atmak için kasılır önünde taş olduğu ve idrar geçemediği için daha fazla kasılır ve hem üreter hem de böbrek gerilir.
Bu durumda çok şiddetli ağrıya neden olur. Üreter taşları böbrek taşları gibi sessiz değildir ve genellikle gürültülüdür. Diğer belirtiler ise bulantı, kusma, idrarda kanamadır. İnfeksiyon oluşmuş ise ateş de olabilmektedir.
Tanı koymak için öncelikle geçirdiği hastalıklar, geçirdiği ameliyatlar, mevcut ilave hastalıklarını içeren tıbbi geçmiş alınır ve ayrıntılı fizik muayene yapılır. Fizik muayenede taşın olduğu tarafa vurunca şiddetli ağrı olur. Sonra belirtilerin nedenine yönelik idrar-kan tahlili, ultrason, röntgen gereğinde bilgisayarlı tomografi gibi testler yapılır.
Tüm bu değerlendirmelerin sonunda üreter taşı teşhisi konulur ve yöntemi belirlenir. İdrar tahlilinde kanamanın ya da iltihabın olması bize taş hastalığı açısından ipucu verir. Röntgende taşların çoğu görülebilir ancak bazı taşlar görülmez.
Ultrasonografi alt ve üst üreterdeki taşları gösterebilir ancak orta üreterdeki taşları göstermez. Bilgisayarlı tomografi (BT) üreter taşlarını belirlemek için çok önemlidir. BT 2 cm nin üzerindeki taşları hangi seviyede olursa olsun belirleyebilir ve tanı değeri en yüksektir. Dezavantajı radyasyon içermesidir ki bu nedenle 40 yaş altı mümkün olduğu kadar zorunlu değil ise tomografi çektirmemeye çalışırız.
Üreterde taşları idrar yolunda tıkanıklığa neden oldu ya da olması muhtemel karakterde ise acil olarak tedavi edilmelidir. Tedavi edilmez ise telafisi zor böbrek yetmezliği sepsis gibi komplikasyonlara yol açabilir.
Bir cm’nin üzerindeki taşların kendiliğinden düşmesi zordur ve tespit edildiğinde tedavi edilmesi gerekir. Bir cm nin altındaki üreter taşları tıkanıklığa, infeksiyona neden olmamış ağrıda yol ise ilaç tedavisi verilerek 2 hafta kadar kendiliğinden düşmesi beklenebilir.
Ancak bu süreç yakından takip edilir. Genellikle 5 mm’nin altındaki taşlar üreterde anatomik bozukluk yok ise kendiliğinden düşer. Taşlar 5-10 mm arasında ise düşme ihtimali vardır ancak yakından takip edilmelidir.
Ureter taşarı 5 mm nin altında ve belirti vermemiş ise ya da ciddi ağrı ve tıkanıklık belirtisi yok ise ilaç tedavisi verilir ve 4 haftaya kadar düşmesi beklenir. Düşmüyor ise taşın yerine göre Ekstrakorporeal şok dalga tedavisi (ESWL) ya da üreterorenoskopi (URS) tedavilerinden birisi tercih edilir. ESWL ile kırılmaz ise URS yapılır.
Taşlar 5-10 mm arasında ise tıkanıklık yapıp yapmamasına ağrı olup olmamasına, infeksiyon durumuna ve taşın yerine göre ya ESWL ya da URS yöntemlerinden birisi tercih edilir. ESWL başarısız ise URS yapılır. Taşlar 1 cm nin üzerinde ise taşın lokalizasyonuna göre ESWL, URS ya da laparoskopik tedavilerden birisi tercih edilir.
ESWL başarısız ise diğer yöntemler kullanılır. URS kameralı ince bir aletle ureter dediğimiz dış idrar yolundan mesaneye oradanda üreyer borucuklarına girilip taşın lazer kullanılarak arada parçalanması olayıdır.
ESWL, şok dalgalarıyla taşın dışarıdan kırılması durumudur. Laparoskopi ise karın içine 3 tane trokar dediğimiz çubukçuklardan kamera ve diğer aletlerle üreter borucuklarından taşın alınması olayıdır. Tüm yöntemlerin başarısı %80-95 oranındadır.
Böbrek taşı olan hastaların bazıları gelecekte daha fazla taş oluşturabilir. Taş düşürüldükten veya çıkarıldıktan sonra, nüks riskinin olup olmadığı belirlenmelidir. Bunu yapmak için taşı analiz etmek gerekir.
Nüks riski düşük ise, başka bir taş oluşturma riskini azaltmak için genel yaşam tarzı değişiklikleri yeterli olacaktır. Eğer yüksek bir nüks riskiniz varsa , metabolik değerlendirme denilen bir dizi spesifik kan ve idrar testi yapılır böbrek taşları için metabolik değerlendirme ). Test sonuçlarına bağlı olarak, önleyici tedbirler veya ileri testler önerilir. Bunlar;
Sağlıklı bir yaşam tarzını benimsemek her zaman iyi bir fikirdir.
Haftada 2 veya 3 kez egzersiz yapılmalı
Stresten kaçınılmalı
Mesane taşı, mesanede görülen sert kitlelere denir. İdrar kesesi çıkışında infeksiyon yok ise hiçbir mesane taşı belirtisi olmayabilir.
İdrar kesesi (mesane), böbrekten üreter borucukluklarıyla gelen idrarı depolayan ve 400-500 cc olduktan sonra üretra borucuğu aracılığı ile idrarı boşaltan kas damar ve sinirlerden yapılı bir organdır.
İdrarı depolama organı olduğu ve idrarda da taş oluşumu için yeterince kalsiyum,okzalat, magnezyum gibi mineraller olduğu için uygun ortam oluşur ise taş olumu gerçekleşebilir.
Normalde mesane taşları oluşmaz. İdrarda taş oluşumunu engelleyen sitrat gibi bazı maddeler vardır.
Ancak, dengelenmiş materyallerin terkibindeki değişikliklere bağlı olarak mesane taşı oluşabilir. Böbrekten ve üreterden gelen küçük taşların çekirdek oluşturup büyümesi neticesi de mesanede taşlar oluşabilir.
Mesane boşaltımı iyi huylu prostat büyümesi, prostat kanseri, nörojen mesane gibi durumlara bağlı olarak yetersiz ise ve idrar yaptıktan sonra rezidü idrar kalıyorsa mesane taşı oluşabilir. Ayrıca mesnede oluşan infeksiyonlara bağlı oluşabilmektedir.
Mesane taşı belirtileri arasında taşların idrar çıkışını tıkamasıyla hastanın idrar yapmakta zorlanması, tazyik düşer, idrarda kanamalar, sık idrara çıkma olabilir.
İnfeksiyon var ise prostat ve böbrek iltihabına bağlı ateş üşüme titremeler olabilir.
Mesane taşı tanısı koymak için öncelikle geçirdiği hastalıklar, geçirdiği ameliyatlar, mevcut ilave hastalıklarını içeren tıbbi geçmiş alınır ve ayrıntılı fizik muayene yapılır. Fizik muayenede alt karın bölgesine bastırıldığında hassasiyet olur.
Taşı görüntülemek için röntgen, ultrasonografi yapılabilir. Gereğinde bilgisayarlı tomografiden kaçınmamak gerekir.
Beraberinde hasta erkek ise iyi huylu prostat büyümesinin varlığı araştırılmalıdır. Ayrıca eşlik eden nörojen mesane, metabolik hastalıklar olup olmadığı araştırılmalıdır.
Mesanede taş tespit edildikten sonra taşın boyutu, sayısı, altta yatan hastalıklar tespit edilmeli ve tedavi alternatifleri tartışılmalıdır.
Mesane taşı tedavisi yapılırken eğer taş böbrek ve üreter borucuklarından gelmiş ise hasta bu taşı düşürebilir ve bu karakterdeki taşların düşmesi beklenebilir. Ancak daha büyük taşların mesanaden alınması gerekir.
Asıl taşa neden olan faktörler var ise bunlar ortadan kaldırılmalıdır. Mesane taşı küçük ise üretradan kameralı sistoskop ile girilerek lazer ya da diğer aletlerle kırılıp alınabilir. 3 cm den büyük birden fazla taşlara peruktan sistolitotomi (PSL) yapılabilir ve başarı oranı %100 e yakındır. Gereğinde çok büyük taşlarda açık cerrahi de yapılabilir.
Mesane taşı olan hastaların bazıları gelecekte daha fazla taş oluşturabilir. Taş düşürüldükten veya çıkarıldıktan sonra, nüks riskinin olup olmadığı belirlenmelidir. Bunu yapmak için taşı analiz etmek gerekir. Nüks riski düşük ise, başka bir taş oluşturma riskini azaltmak için genel yaşam tarzı değişiklikleri yeterli olacaktır.
Eğer yüksek bir nüks riskiniz varsa , metabolik değerlendirme denilen bir dizi spesifik kan ve idrar testi yapılır (böbrek taşları için metabolik değerlendirme). Test sonuçlarına bağlı olarak, önleyici tedbirler veya ileri testler önerilir. Bunlar;
Sağlıklı bir yaşam tarzını benimsemek her zaman iyi bir fikirdir.
Web sitesi trafiğini analiz etmek ve web sitesi deneyiminizi optimize etmek amacıyla çerezler kullanıyoruz. Çerez kullanımımızı kabul ettiğinizde, verileriniz tüm diğer kullanıcı verileriyle birlikte derlenir.